Selected

Original Text
Suleyman Ates

Available Translations

75 Al-Qiyāmah ٱلْقِيَامَة

< Previous   40 Āyah   The Resurrection      Next >  

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ
In the name of Allah, Most Gracious, Most Merciful.

75:1 لَآ أُقْسِمُ بِيَوْمِ ٱلْقِيَـٰمَةِ
75:1 Yoo, kıyamet gününe and içerim, - Suleyman Ates (Turkish)

75:2 وَلَآ أُقْسِمُ بِٱلنَّفْسِ ٱللَّوَّامَةِ
75:2 Yoo, daima, kendini kınayan nefse and içerim. - Suleyman Ates (Turkish)

75:3 أَيَحْسَبُ ٱلْإِنسَـٰنُ أَلَّن نَّجْمَعَ عِظَامَهُۥ
75:3 İnsan kendisinin kemiklerini bir araya toplamayacağımızı mı sanıyor? - Suleyman Ates (Turkish)

75:4 بَلَىٰ قَـٰدِرِينَ عَلَىٰٓ أَن نُّسَوِّىَ بَنَانَهُۥ
75:4 Evet, toplarız, onun parmak uçlarnı düzenlemeğe gücümüz yeter. - Suleyman Ates (Turkish)

75:5 بَلْ يُرِيدُ ٱلْإِنسَـٰنُ لِيَفْجُرَ أَمَامَهُۥ
75:5 Fakat insan, devamlı suç işleyerek ilerisini berbadetmek ister. - Suleyman Ates (Turkish)

75:6 يَسْـَٔلُ أَيَّانَ يَوْمُ ٱلْقِيَـٰمَةِ
75:6 Kıyamet günü nerede? diye sorup durur. - Suleyman Ates (Turkish)

75:7 فَإِذَا بَرِقَ ٱلْبَصَرُ
75:7 Ama göz (güneş gibi ortaya çıkan gerçeğin karşısında) kamaştığı, - Suleyman Ates (Turkish)

75:8 وَخَسَفَ ٱلْقَمَرُ
75:8 Ay tutulduğu, - Suleyman Ates (Turkish)

75:9 وَجُمِعَ ٱلشَّمْسُ وَٱلْقَمَرُ
75:9 Güneş ve Ay bir araya toplandığı zaman! - Suleyman Ates (Turkish)

75:10 يَقُولُ ٱلْإِنسَـٰنُ يَوْمَئِذٍ أَيْنَ ٱلْمَفَرُّ
75:10 (Evet) O gün insan: "Kaçacak yer neresi?" der. - Suleyman Ates (Turkish)

75:11 كَلَّا لَا وَزَرَ
75:11 Hayır, sığınacak yer yoktur. - Suleyman Ates (Turkish)

75:12 إِلَىٰ رَبِّكَ يَوْمَئِذٍ ٱلْمُسْتَقَرُّ
75:12 O gün varıp durulacak yer, ancak Rabbinin huzurudur (ey insan). - Suleyman Ates (Turkish)

75:13 يُنَبَّؤُا۟ ٱلْإِنسَـٰنُ يَوْمَئِذٍۭ بِمَا قَدَّمَ وَأَخَّرَ
75:13 (O zaman) İnsanın yapıp öne sürdüğü, (yapmayıp) geri bıraktığı herşey kendisine haber verilir. - Suleyman Ates (Turkish)

75:14 بَلِ ٱلْإِنسَـٰنُ عَلَىٰ نَفْسِهِۦ بَصِيرَةٌ
75:14 Doğrusu insan kendi nefsini görür, - Suleyman Ates (Turkish)

75:15 وَلَوْ أَلْقَىٰ مَعَاذِيرَهُۥ
75:15 Birtakım özürler ortaya atsa da. - Suleyman Ates (Turkish)

75:16 لَا تُحَرِّكْ بِهِۦ لِسَانَكَ لِتَعْجَلَ بِهِۦٓ
75:16 (Ey Muhammed,) Onu hemen okumak için diline depretme. - Suleyman Ates (Turkish)

75:17 إِنَّ عَلَيْنَا جَمْعَهُۥ وَقُرْءَانَهُۥ
75:17 Onu (senin kalbinde) toplamak ve (sana) okumak bize düşer. - Suleyman Ates (Turkish)

75:18 فَإِذَا قَرَأْنَـٰهُ فَٱتَّبِعْ قُرْءَانَهُۥ
75:18 O halde sana Kur'an'ı okuduğumuz zaman onun okunuşunu izle. - Suleyman Ates (Turkish)

75:19 ثُمَّ إِنَّ عَلَيْنَا بَيَانَهُۥ
75:19 Sonra onu açıklamak da bize düşer. - Suleyman Ates (Turkish)

75:20 كَلَّا بَلْ تُحِبُّونَ ٱلْعَاجِلَةَ
75:20 Hayır, siz çabuk(geçen şu dünyay)ı seviyorsunuz da, - Suleyman Ates (Turkish)

75:21 وَتَذَرُونَ ٱلْـَٔاخِرَةَ
75:21 Ahireti bırakıyorsunuz. - Suleyman Ates (Turkish)

75:22 وُجُوهٌ يَوْمَئِذٍ نَّاضِرَةٌ
75:22 Yüzler var ki o gün ışıl ışıl parlar, - Suleyman Ates (Turkish)

75:23 إِلَىٰ رَبِّهَا نَاظِرَةٌ
75:23 Rabbine bakar. - Suleyman Ates (Turkish)

75:24 وَوُجُوهٌ يَوْمَئِذٍۭ بَاسِرَةٌ
75:24 Yüzler de var ki o gün asıktır. - Suleyman Ates (Turkish)

75:25 تَظُنُّ أَن يُفْعَلَ بِهَا فَاقِرَةٌ
75:25 Kendisine bel kemiklerini kıran(bela)nın yapılacağını anlar. - Suleyman Ates (Turkish)

75:26 كَلَّآ إِذَا بَلَغَتِ ٱلتَّرَاقِىَ
75:26 Hayır, ne zaman ki can, köprücük kemiklerine dayanır, - Suleyman Ates (Turkish)

75:27 وَقِيلَ مَنْ ۜ رَاقٍ
75:27 Ve (başında bulunanlar tarafından): "Kim afsun yapar acaba? denir, - Suleyman Ates (Turkish)

75:28 وَظَنَّ أَنَّهُ ٱلْفِرَاقُ
75:28 Ve kendisi artık bunun, ayrılık zamanı olduğunu anlar, - Suleyman Ates (Turkish)

75:29 وَٱلْتَفَّتِ ٱلسَّاقُ بِٱلسَّاقِ
75:29 Ve bacak bacağa dolaşır. - Suleyman Ates (Turkish)

75:30 إِلَىٰ رَبِّكَ يَوْمَئِذٍ ٱلْمَسَاقُ
75:30 İşte o gün, sevk Rabbinedir (can, Allah'ın huzuruna sevk edilir). - Suleyman Ates (Turkish)

75:31 فَلَا صَدَّقَ وَلَا صَلَّىٰ
75:31 Ne sadaka verdi, ne de namaz kıldı. - Suleyman Ates (Turkish)

75:32 وَلَـٰكِن كَذَّبَ وَتَوَلَّىٰ
75:32 Fakat yalanladı, döndü. - Suleyman Ates (Turkish)

75:33 ثُمَّ ذَهَبَ إِلَىٰٓ أَهْلِهِۦ يَتَمَطَّىٰٓ
75:33 Sonra çalım satarak ailesine gitti. - Suleyman Ates (Turkish)

75:34 أَوْلَىٰ لَكَ فَأَوْلَىٰ
75:34 Yazık sana yazık! - Suleyman Ates (Turkish)

75:35 ثُمَّ أَوْلَىٰ لَكَ فَأَوْلَىٰٓ
75:35 Yine yazık sana yazık! - Suleyman Ates (Turkish)

75:36 أَيَحْسَبُ ٱلْإِنسَـٰنُ أَن يُتْرَكَ سُدًى
75:36 İnsan, başı boş bırakılacağını mı sanır? - Suleyman Ates (Turkish)

75:37 أَلَمْ يَكُ نُطْفَةً مِّن مَّنِىٍّ يُمْنَىٰ
75:37 Kendisi dökülen meniden bir nutfe (sperm) değil miydi? - Suleyman Ates (Turkish)

75:38 ثُمَّ كَانَ عَلَقَةً فَخَلَقَ فَسَوَّىٰ
75:38 Sonra alaka (rahme asılan embriyo) oldu da (Rabbi onu) yarattı, düzenledi. - Suleyman Ates (Turkish)

75:39 فَجَعَلَ مِنْهُ ٱلزَّوْجَيْنِ ٱلذَّكَرَ وَٱلْأُنثَىٰٓ
75:39 O(meni)den iki çifti: Erkeği ve dişiyi var etti. - Suleyman Ates (Turkish)

75:40 أَلَيْسَ ذَٰلِكَ بِقَـٰدِرٍ عَلَىٰٓ أَن يُحْـِۧىَ ٱلْمَوْتَىٰ
75:40 Şimdi bun(ları yapan Allah)ın ölüleri diriltmeğe gücü yetmez mi? - Suleyman Ates (Turkish)