Selected
                        Original Text
                        
                    
                
                    
                        Suleyman Ates
                        
                        
                        
                    
                
                Abdullah Yusuf Ali
Abdul Majid Daryabadi
Abul Ala Maududi
Ahmed Ali
Ahmed Raza Khan
A. J. Arberry
Ali Quli Qarai
Hasan al-Fatih Qaribullah and Ahmad Darwish
Mohammad Habib Shakir
Mohammed Marmaduke William Pickthall
Muhammad Sarwar
Muhammad Taqi-ud-Din al-Hilali and Muhammad Muhsin Khan
Safi-ur-Rahman al-Mubarakpuri
Saheeh International
Talal Itani
Transliteration
Wahiduddin Khan
                    بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ
                
                
                    In the name of Allah, Most Gracious, Most Merciful.
                
            
                    55:1
                    ٱلرَّحْمَـٰنُ
                
                
                
                
                
                    55:1
                    Çok merhametli (Allah),  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:2
                    عَلَّمَ ٱلْقُرْءَانَ
                
                
                
                
                
                    55:2
                    Kur'an'ı öğretti.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:3
                    خَلَقَ ٱلْإِنسَـٰنَ
                
                
                
                
                
                    55:3
                    İnsanı yarattı.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:4
                    عَلَّمَهُ ٱلْبَيَانَ
                
                
                
                
                
                    55:4
                    Ona beyanı (konuşup, düşüncelerini açıklamayı) öğretti.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:5
                    ٱلشَّمْسُ وَٱلْقَمَرُ بِحُسْبَانٍ
                
                
                
                
                
                    55:5
                    Güneş de, Ay da bir hesap ile(cereyan etmekte)dir.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:6
                    وَٱلنَّجْمُ وَٱلشَّجَرُ يَسْجُدَانِ
                
                
                
                
                
                    55:6
                    Necm (bitkiler, yıldızlar) ve ağaçlar (Allah'a) secde etmektedirler.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:7
                    وَٱلسَّمَآءَ رَفَعَهَا وَوَضَعَ ٱلْمِيزَانَ
                
                
                
                
                
                    55:7
                    Göğü yükseltti ve mizanı koydu.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:8
                    أَلَّا تَطْغَوْا۟ فِى ٱلْمِيزَانِ
                
                
                
                
                
                    55:8
                    Tartıda taşkınlık edip dengeyi bozmayın.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:9
                    وَأَقِيمُوا۟ ٱلْوَزْنَ بِٱلْقِسْطِ وَلَا تُخْسِرُوا۟ ٱلْمِيزَانَ
                
                
                
                
                
                    55:9
                    Tartıyı adaletle yapın, terazide eksiklik yapmayın.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:10
                    وَٱلْأَرْضَ وَضَعَهَا لِلْأَنَامِ
                
                
                
                
                
                    55:10
                    (Allah) Yeri halk için koydu.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:11
                    فِيهَا فَـٰكِهَةٌ وَٱلنَّخْلُ ذَاتُ ٱلْأَكْمَامِ
                
                
                
                
                
                    55:11
                    Onda meyva(lar) ve salkımlı hurmalar var.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:12
                    وَٱلْحَبُّ ذُو ٱلْعَصْفِ وَٱلرَّيْحَانُ
                
                
                
                
                
                    55:12
                    Saplı ve yapraklı dane(ler) ve hoş kokulu bitkiler var.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:13
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:13
                    (Ey cinler ve insanlar topluluğu) Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:14
                    خَلَقَ ٱلْإِنسَـٰنَ مِن صَلْصَـٰلٍ كَٱلْفَخَّارِ
                
                
                
                
                
                    55:14
                    İnsanı kiremit gibi pişmiş çamurdan yarattı.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:15
                    وَخَلَقَ ٱلْجَآنَّ مِن مَّارِجٍ مِّن نَّارٍ
                
                
                
                
                
                    55:15
                    Cin'i de halis ateşten yarattı.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:16
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:16
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:17
                    رَبُّ ٱلْمَشْرِقَيْنِ وَرَبُّ ٱلْمَغْرِبَيْنِ
                
                
                
                
                
                    55:17
                    İki doğunun ve iki batının Rabbidir.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:18
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:18
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:19
                    مَرَجَ ٱلْبَحْرَيْنِ يَلْتَقِيَانِ
                
                
                
                
                
                    55:19
                    İki denizi salıverdi, birbirine kavuşuyorlar,  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:20
                    بَيْنَهُمَا بَرْزَخٌ لَّا يَبْغِيَانِ
                
                
                
                
                
                    55:20
                    Aralarında bir engel vardır, birbirine geçip karışmıyorlar.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:21
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:21
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:22
                    يَخْرُجُ مِنْهُمَا ٱللُّؤْلُؤُ وَٱلْمَرْجَانُ
                
                
                
                
                
                    55:22
                    İkisinden de inci ve mercan çıkar.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:23
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:23
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:24
                    وَلَهُ ٱلْجَوَارِ ٱلْمُنشَـَٔاتُ فِى ٱلْبَحْرِ كَٱلْأَعْلَـٰمِ
                
                
                
                
                
                    55:24
                    Denizde koca dağlar gibi akıp giden kocaman gemiler de O'nundur.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:25
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:25
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:26
                    كُلُّ مَنْ عَلَيْهَا فَانٍ
                
                
                
                
                
                    55:26
                    (Yer) Üzerinde bulunan her şey yok olacaktır.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:27
                    وَيَبْقَىٰ وَجْهُ رَبِّكَ ذُو ٱلْجَلَـٰلِ وَٱلْإِكْرَامِ
                
                
                
                
                
                    55:27
                    Yalnız Rabbinin celal ve ikram sahibi yüzü baki kalacaktır.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:28
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:28
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:29
                    يَسْـَٔلُهُۥ مَن فِى ٱلسَّمَـٰوَٰتِ وَٱلْأَرْضِ ۚ كُلَّ يَوْمٍ هُوَ فِى شَأْنٍ
                
                
                
                
                
                    55:29
                    Göklerde ve yerde bulunanlar (her şeyi) O'ndan isterler. O, her gün (her an) yeni bir iştedir.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:30
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:30
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:31
                    سَنَفْرُغُ لَكُمْ أَيُّهَ ٱلثَّقَلَانِ
                
                
                
                
                
                    55:31
                    Ey iki sekal, sizin için de boş vaktimiz olacak (sizin de hesabınızı göreceğiz).  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:32
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:32
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:33
                    يَـٰمَعْشَرَ ٱلْجِنِّ وَٱلْإِنسِ إِنِ ٱسْتَطَعْتُمْ أَن تَنفُذُوا۟ مِنْ أَقْطَارِ ٱلسَّمَـٰوَٰتِ وَٱلْأَرْضِ فَٱنفُذُوا۟ ۚ لَا تَنفُذُونَ إِلَّا بِسُلْطَـٰنٍ
                
                
                
                
                
                    55:33
                    Ey cinler ve insanlar topluluğu, göklerin ve yerin bucaklarından geçip gitmeğe gücünüz yeterse geçin gidin. Ancak kudretle geçebilirsiniz.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:34
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:34
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:35
                    يُرْسَلُ عَلَيْكُمَا شُوَاظٌ مِّن نَّارٍ وَنُحَاسٌ فَلَا تَنتَصِرَانِ
                
                
                
                
                
                    55:35
                    İkinizin de üzerine, ateşten yalın alev ve kıpkızıl bir duman (yahut erimiş bakır) gönderilir, başaramazsınız.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:36
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:36
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:37
                    فَإِذَا ٱنشَقَّتِ ٱلسَّمَآءُ فَكَانَتْ وَرْدَةً كَٱلدِّهَانِ
                
                
                
                
                
                    55:37
                    Gök yarılıp da erimiş yağ gibi kıpkırmızı bir gül olduğu zaman...  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:38
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:38
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:39
                    فَيَوْمَئِذٍ لَّا يُسْـَٔلُ عَن ذَنۢبِهِۦٓ إِنسٌ وَلَا جَآنٌّ
                
                
                
                
                
                    55:39
                    O gün ne insana, ne de cin'e günahından sorulur.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:40
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:40
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:41
                    يُعْرَفُ ٱلْمُجْرِمُونَ بِسِيمَـٰهُمْ فَيُؤْخَذُ بِٱلنَّوَٰصِى وَٱلْأَقْدَامِ
                
                
                
                
                
                    55:41
                    Suçlular, simalarından tanınır, alınlar(ın)dan ve ayaklar(ın)dan tutulur.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:42
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:42
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:43
                    هَـٰذِهِۦ جَهَنَّمُ ٱلَّتِى يُكَذِّبُ بِهَا ٱلْمُجْرِمُونَ
                
                
                
                
                
                    55:43
                    İşte bu, suçluların yalanladığı cehennemdir!  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:44
                    يَطُوفُونَ بَيْنَهَا وَبَيْنَ حَمِيمٍ ءَانٍ
                
                
                
                
                
                    55:44
                    Onunla kaynar su arasında dolaşırlar.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:45
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:45
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:46
                    وَلِمَنْ خَافَ مَقَامَ رَبِّهِۦ جَنَّتَانِ
                
                
                
                
                
                    55:46
                    Rabbinin divanında dur(up hesap ver)mekten korkan kimseye iki cennet var.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:47
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:47
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:48
                    ذَوَاتَآ أَفْنَانٍ
                
                
                
                
                
                    55:48
                    İkisinin de çeşitli ağaçları, meyvaları var.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:49
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:49
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:50
                    فِيهِمَا عَيْنَانِ تَجْرِيَانِ
                
                
                
                
                
                    55:50
                    İkisinde de akıp giden iki kaynak var.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:51
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:51
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:52
                    فِيهِمَا مِن كُلِّ فَـٰكِهَةٍ زَوْجَانِ
                
                
                
                
                
                    55:52
                    İkisinde de her meyvadan iki çift var.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:53
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:53
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:54
                    مُتَّكِـِٔينَ عَلَىٰ فُرُشٍۭ بَطَآئِنُهَا مِنْ إِسْتَبْرَقٍ ۚ وَجَنَى ٱلْجَنَّتَيْنِ دَانٍ
                
                
                
                
                
                    55:54
                    (Orada) Astarları kalın atlastan yataklara yaslanırlar. İki cennetin de devşirmesi yakındır.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:55
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:55
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:56
                    فِيهِنَّ قَـٰصِرَٰتُ ٱلطَّرْفِ لَمْ يَطْمِثْهُنَّ إِنسٌ قَبْلَهُمْ وَلَا جَآنٌّ
                
                
                
                
                
                    55:56
                    Onlarda bakışları kısa (yalnız kocalarına bakan) öyle dilberler de var ki, bunlardan önce onları ne insan, ne de cin kanatmamıştır.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:57
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:57
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:58
                    كَأَنَّهُنَّ ٱلْيَاقُوتُ وَٱلْمَرْجَانُ
                
                
                
                
                
                    55:58
                    Sanki onlar yakut ve mercandırlar.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:59
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:59
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:60
                    هَلْ جَزَآءُ ٱلْإِحْسَـٰنِ إِلَّا ٱلْإِحْسَـٰنُ
                
                
                
                
                
                    55:60
                    İyiliğin karşılığı, yalnız iyilik değil midir?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:61
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:61
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:62
                    وَمِن دُونِهِمَا جَنَّتَانِ
                
                
                
                
                
                    55:62
                    Bu ikisinin ötesinde iki cennet daha var.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:63
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:63
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:64
                    مُدْهَآمَّتَانِ
                
                
                
                
                
                    55:64
                    Yemyeşildirler.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:65
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:65
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:66
                    فِيهِمَا عَيْنَانِ نَضَّاخَتَانِ
                
                
                
                
                
                    55:66
                    İkisinde de fışkıran iki kaynak var.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:67
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:67
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:68
                    فِيهِمَا فَـٰكِهَةٌ وَنَخْلٌ وَرُمَّانٌ
                
                
                
                
                
                    55:68
                    İkisinde de meyva, hurma ve nar var.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:69
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:69
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:70
                    فِيهِنَّ خَيْرَٰتٌ حِسَانٌ
                
                
                
                
                
                    55:70
                    Onlarda da iyi huylu, güzel kadınlar var.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:71
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:71
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:72
                    حُورٌ مَّقْصُورَٰتٌ فِى ٱلْخِيَامِ
                
                
                
                
                
                    55:72
                    Çadırlara kapanmış huriler.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:73
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:73
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:74
                    لَمْ يَطْمِثْهُنَّ إِنسٌ قَبْلَهُمْ وَلَا جَآنٌّ
                
                
                
                
                
                    55:74
                    Bunlardan önce onları ne insan, ne de cin kanatmamıştır.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:75
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:75
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:76
                    مُتَّكِـِٔينَ عَلَىٰ رَفْرَفٍ خُضْرٍ وَعَبْقَرِىٍّ حِسَانٍ
                
                
                
                
                
                    55:76
                    (Cennettekiler) Yeşil yastıklara ve harikulade güzel işlemeli döşeklere yaslanırlar.  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:77
                    فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
                
                
                
                
                
                    55:77
                    Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?  - Suleyman Ates (Turkish)
                
                
                
                
                
                    55:78
                    تَبَـٰرَكَ ٱسْمُ رَبِّكَ ذِى ٱلْجَلَـٰلِ وَٱلْإِكْرَامِ
                
                
                
                
                
                    55:78
                    Büyüklük ve ikram sahibi Rabbinin adı ne yücedir!  - Suleyman Ates (Turkish)